Sertleşme Sorunları Nelerdir? Belirtileri ve Tedavi Yöntemleri
Sorununa Kalıcı Çözümler
Sertleşme sorunları nelerdir? Belirtileri, nedenleri ve tedavi yöntemleri hakkında detaylı bilgi edinin. Penil protez tedavisini keşfedin.
Sorununa Kalıcı Çözümler
Sertleşme sorunları nelerdir? Belirtileri, nedenleri ve tedavi yöntemleri hakkında detaylı bilgi edinin. Penil protez tedavisini keşfedin.
Sertleşme Sorunları Nelerdir?
Sertleşme sorunları, erkeklerin cinsel yaşamını olumsuz etkileyen ve dünya genelinde milyonlarca erkeği etkileyen yaygın bir sağlık problemidir. Sertleşme sorunu, tıp dilinde erektil disfonksiyon (ED) olarak adlandırılır ve cinsel ilişki için yeterli sertleşmenin sağlanamaması veya sertliğin korunamaması olarak tanımlanır [1]. Sertleşme sorunları, her yaştan erkeği etkileyebilir ancak yaş ilerledikçe görülme sıklığı artar. 40 yaş üstü erkeklerin yaklaşık %40’ı, 70 yaş üstü erkeklerin ise %70’i sertleşme sorunu yaşamaktadır [2]. Sertleşme sorunları, erkeklerin özgüvenini ve yaşam kalitesini olumsuz etkileyerek, psikolojik ve ilişkisel sorunlara yol açabilir. Bu nedenle, sertleşme sorunlarının farkında olmak, belirtileri tanımak ve tedavi seçeneklerini bilmek oldukça önemlidir.
Sertleşme Sorunlarının Tanımı ve Yaygınlığı
Sertleşme sorunu, erkeklerin cinsel uyarılma sonucunda penis sertleşmesini sağlayamaması veya sertliği yeterli süre koruyamaması durumudur. Bu durum, tatmin edici bir cinsel ilişkiyi engelleyen ve erkeklerin yaşam kalitesini olumsuz etkileyen bir sağlık sorunudur. Sertleşme sorunları, her yaştan erkeği etkileyebilir ancak yaş ilerledikçe görülme sıklığı artar. Dünya genelinde yaklaşık 150 milyon erkeğin sertleşme sorunu yaşadığı tahmin edilmektedir. Türkiye’de ise 40 yaş üstü erkeklerin %33’ünün sertleşme sorunu yaşadığı bildirilmiştir. Sertleşme sorunları, erkeklerin özgüvenini ve benlik saygısını olumsuz etkileyerek, psikolojik sorunlara yol açabilir. Ayrıca, partneri ile ilişkisini de olumsuz etkileyerek, ilişkisel sorunlara neden olabilir. Bu nedenle, sertleşme sorunlarının farkında olmak ve tedavi seçeneklerini değerlendirmek, erkeklerin yaşam kalitesini artırmak açısından oldukça önemlidir.
Sertleşme Sorunlarının Belirtileri Nelerdir?
Sertleşme sorunlarının belirtileri, her erkekte farklılık gösterebilir. Ancak, genel olarak aşağıdaki belirtiler sertleşme sorunlarına işaret edebilir:
- Sertleşme sağlayamama veya sertliği koruyamama: Cinsel uyarılma sonucunda penisin sertleşmemesi veya sertliğin yeterli süre korunamaması, sertleşme sorunlarının en yaygın belirtisidir.
- Cinsel istekte azalma: Sertleşme sorunu yaşayan erkeklerde, cinsel istek ve arzuda azalma görülebilir.
- Erken boşalma: Bazı erkeklerde, sertleşme sorunu ile birlikte erken boşalma da görülebilir.
- Gecikmiş veya ağrılı boşalma: Sertleşme sorunu yaşayan bazı erkeklerde, gecikmiş veya ağrılı boşalma da görülebilir.
- Sabah ereksiyonlarının olmaması: Sağlıklı erkeklerde, sabah uyanırken penis sertleşmesi görülür. Sabah ereksiyonlarının olmaması, sertleşme sorunlarına işaret edebilir.
Sertleşme sorunları, erkeklerin özgüvenini ve benlik saygısını olumsuz etkileyerek, psikolojik sorunlara yol açabilir. Bu nedenle, belirtilerin farkında olmak ve tedavi seçeneklerini değerlendirmek oldukça önemlidir. Eğer bu belirtilerden herhangi birini yaşıyorsanız, bir üroloji uzmanına başvurarak, sertleşme sorununuzun nedenini belirlemek ve uygun tedavi seçeneklerini değerlendirmek için adım atabilirsiniz.
Sertleşme Sorunlarının Nedenleri
Sertleşme sorunlarının nedenleri, fiziksel ve psikolojik faktörlere bağlı olabilir. Fiziksel nedenler arasında, kardiyovasküler hastalıklar, diyabet, hipertansiyon, obezite, metabolik sendrom, nörolojik hastalıklar, hormonal bozukluklar, peyronie hastalığı, bazı ilaçların yan etkileri ve yaşlanma sayılabilir. Psikolojik nedenler arasında ise, performans anksiyetesi, stres, depresyon, ilişkisel sorunlar ve travmatik deneyimler yer alır.
- Kardiyovasküler hastalıklar: Sertleşme sorunlarının en yaygın fiziksel nedenidir. Kan damarlarındaki plak birikimi veya daralma, penise yeterli kan akışını engelleyerek sertleşme sorunlarına yol açabilir. Benzer şekilde, hipertansiyon ve diyabet de kan damarlarını etkileyerek sertleşme sorunlarına neden olabilir.
- Hormonal bozukluklar: Özellikle testosteron eksikliği, sertleşme sorunlarının bir diğer önemli nedenidir. Testosteron, cinsel istek ve sertleşme için gerekli olan bir hormondur. Yaşlanma ile birlikte testosteron seviyelerinde azalma görülür ve bu durum sertleşme sorunlarına yol açabilir.
- İlaçlar: Bazı ilaçlar da sertleşme sorunlarına neden olabilir. Örneğin, tansiyon ilaçları, antidepresanlar ve antiandrojenler gibi ilaçlar, sertleşme mekanizmasını etkileyerek sertleşme sorunlarına yol açabilir.
- Psikolojik faktörler: Performans anksiyetesi, stres, depresyon ve ilişkisel sorunlar, sertleşme sorunlarına neden olabilir. Bu durumda, psikolojik danışmanlık ve terapi, sertleşme sorunlarının tedavisinde etkili olabilir.
Sonuç olarak, sertleşme sorunlarının nedenleri oldukça çeşitlidir ve her erkekte farklılık gösterebilir. Bu nedenle, sertleşme sorununuzun nedenini belirlemek için bir üroloji uzmanına başvurmak ve kapsamlı bir değerlendirme yaptırmak oldukça önemlidir. Böylece, size en uygun tedavi seçenekleri belirlenebilir ve sertleşme sorununuzun üstesinden gelebilirsiniz.
Sertleşme Sorunlarının Teşhisi
Doktorla Konuşmak: Hangi Bilgileri Paylaşmalısınız?
Sertleşme sorunlarının teşhisi için öncelikle bir üroloji uzmanına başvurmak ve kapsamlı bir değerlendirme yaptırmak oldukça önemlidir. Doktorunuzla konuşurken, sertleşme sorununuzun ne zaman başladığını, ne sıklıkta yaşadığınızı, sabah ereksiyonlarınızın olup olmadığını, cinsel istek ve arzunuzda azalma olup olmadığını, eşlik eden başka sağlık sorunlarınızın olup olmadığını, kullandığınız ilaçları ve alışkanlıklarınızı (sigara, alkol, uyuşturucu kullanımı gibi) paylaşmanız oldukça önemlidir [1]. Ayrıca, sertleşme sorununuzun ilişkinizi ve yaşam kalitenizi nasıl etkilediğini de doktorunuzla paylaşabilirsiniz. Daha önce sertleşme sorununuz için herhangi bir tedavi yöntemi denediyseniz, bunları da doktorunuzla paylaşmanız önemlidir. Tüm bu bilgiler, doktorunuzun sertleşme sorununuzun nedenini belirlemesine ve size en uygun tedavi seçeneklerini sunmasına yardımcı olacaktır. Doktorunuzla açık ve dürüst bir iletişim kurmanız, sertleşme sorununuzun tedavisinde oldukça önemlidir.
Sertleşme Sorunları İçin Yapılan Testler ve Değerlendirmeler
Sertleşme sorunlarının teşhisi için çeşitli testler ve değerlendirmeler yapılabilir. Öncelikle, doktorunuz sizinle ayrıntılı bir görüşme yaparak, tıbbi öykünüzü, kullandığınız ilaçları, alışkanlıklarınızı ve sertleşme sorununuzun özelliklerini değerlendirecektir. Ardından, kan testleri yapılarak, testosteron, şeker, kolesterol ve tiroid hormonları gibi sertleşme sorunlarına neden olabilecek faktörler değerlendirilebilir [2]. Bazı durumlarda, penil doppler ultrasonografi gibi görüntüleme yöntemleri kullanılarak, penisin kan akımı değerlendirilebilir. Noktürnal penil tümesans testi (NPTT) gibi özel testler de sertleşme sorunlarının nedenini belirlemek için kullanılabilir. Bu test, uyku sırasında penisin sertleşme durumunu değerlendirerek, sertleşme sorununun fiziksel mi yoksa psikolojik mi olduğunu belirleyebilir. Tüm bu testler ve değerlendirmeler, sertleşme sorununuzun nedenini belirlemek ve size en uygun tedavi seçeneklerini sunmak için oldukça önemlidir.
Sertleşme Sorunlarının Tedavi Yöntemleri
Yaşam Tarzı Değişiklikleri
Sağlıklı Beslenme ve Egzersiz
Sertleşme sorunlarının tedavisinde yaşam tarzı değişiklikleri oldukça önemlidir. Sağlıklı beslenme ve düzenli egzersiz, sertleşme sorunlarının tedavisinde etkili olabilir. Sağlıklı beslenme, kalp sağlığını korumaya yardımcı olarak, sertleşme sorunlarının önlenmesine ve tedavisine katkıda bulunabilir. Düzenli egzersiz ise, kan dolaşımını artırarak, penise giden kan akımını iyileştirebilir ve sertleşme sorunlarının tedavisine yardımcı olabilir [1]. Ayrıca, egzersiz, stresi azaltarak ve özgüveni artırarak, sertleşme sorunlarının psikolojik nedenlerini de olumlu yönde etkileyebilir. Sağlıklı bir diyet ve düzenli egzersiz, sertleşme sorunlarının tedavisinde tamamlayıcı bir rol oynayabilir.
Stres Yönetimi ve Alkol/Tütün Kullanımının Azaltılması
Stres, sertleşme sorunlarının önemli bir nedenidir. Stres yönetimi teknikleri, sertleşme sorunlarının tedavisinde etkili olabilir. Meditasyon, derin nefes alma egzersizleri, yoga ve gevşeme teknikleri gibi stres yönetimi yöntemleri, stresi azaltarak sertleşme sorunlarının tedavisine yardımcı olabilir [2]. Ayrıca, alkol ve tütün kullanımının azaltılması da sertleşme sorunlarının tedavisinde önemli bir role sahiptir. Aşırı alkol tüketimi ve sigara kullanımı, kan damarlarına zarar vererek sertleşme sorunlarına neden olabilir. Bu nedenle, alkol ve tütün kullanımının azaltılması veya tamamen bırakılması, sertleşme sorunlarının tedavisine yardımcı olabilir. Yaşam tarzı değişiklikleri, sertleşme sorunlarının tedavisinde ilk adım olarak düşünülebilir ve diğer tedavi yöntemleriyle birlikte kullanıldığında daha etkili sonuçlar verebilir.
Psikolojik Danışmanlık ve Terapi
Sertleşme sorunları, erkeklerin cinsel sağlığını ve yaşam kalitesini önemli ölçüde etkileyen karmaşık bir durumdur. Bu sorunların tedavisinde psikolojik danışmanlık ve terapi, özellikle altta yatan psikolojik faktörler olduğunda veya organik nedenlerle başlayan sorunun psikolojik etkilerini yönetmek için kritik bir rol oynamaktadır. Psikolojik danışmanlık, bireyin sertleşme sorununun altında yatan duygusal ve zihinsel faktörleri anlamasına ve bu faktörlerle başa çıkmasına yardımcı olur.
Bireysel Terapiler
Bu süreçte, cinsel performans kaygısı, özgüven eksikliği, stres, depresyon ve ilişki sorunları gibi psikolojik engeller ele alınır. Terapist, hastanın düşünce kalıplarını ve davranışlarını inceleyerek, bu kalıpların cinsel işlev üzerindeki etkilerini anlamasına yardımcı olur. Bilişsel davranışçı terapi (BDT) gibi yaklaşımlar, hastaların olumsuz düşünce kalıplarını tanımlamasına ve değiştirmesine yardımcı olarak, cinsel performans kaygısını azaltmada etkili olabilir. Bu terapi yöntemi, hastaların cinsellikle ilgili gerçekçi olmayan beklentilerini ve korkularını ele alarak, daha sağlıklı bir cinsel benlik algısı geliştirmelerine yardımcı olur [3].
Çift Terapisi
Psikolojik danışmanlık aynı zamanda çiftler terapisini de içerebilir. Bu, sertleşme sorununun ilişki dinamikleri üzerindeki etkisini ele almak ve çiftlerin birlikte çözüm bulmasına yardımcı olmak için önemlidir. Terapi sürecinde:
- Açık iletişim
- Empati
- Karşılıklı destek teşvik edilir
Bu sayede çiftler, cinsel sorunların üstesinden gelmek için birlikte çalışma becerilerini geliştirirler. Terapist, çiftlere cinsel ilişkilerini yeniden keşfetmeleri ve sertleşme sorunu olmadan da tatmin edici bir cinsel yaşam sürdürmeleri için alternatif yollar önerebilir. Bu, penetrasyon odaklı olmayan cinsel aktiviteleri keşfetmeyi ve duyusal odaklama tekniklerini öğrenmeyi içerebilir. Psikolojik danışmanlık ayrıca, hastaların ve partnerlerinin sertleşme sorununun tıbbi yönleriyle başa çıkma stratejileri geliştirmelerine de yardımcı olur. Bu, ilaç tedavisi veya diğer tıbbi müdahaleler sırasında ortaya çıkabilecek duygusal zorlukları yönetmeyi içerir.
Benlik Saygısı ve Ruh Sağlığı
Psikolojik danışmanlık ve terapinin bir diğer önemli yönü, hastaların benlik saygısını ve genel ruh sağlığını iyileştirmeye odaklanmasıdır. Sertleşme sorunları, erkeklerin erkeklik algısını ve öz değerini derinden etkileyebilir. Terapi, bu olumsuz düşünceleri ve inançları ele alarak, hastaların kendilerini sadece cinsel performanslarıyla değil, bütüncül bir birey olarak değerlendirmelerine yardımcı olur. Bu süreçte:
- Mindfulness (bilinçli farkındalık) teknikleri
- Stres yönetimi stratejileri gibi araçlar kullanılarak, hastaların genel yaşam kalitesini iyileştirmek hedeflenir
Psikolojik danışmanlık, sertleşme sorununun sadece cinsel bir mesele olmadığını, aynı zamanda genel yaşam kalitesini ve ilişkileri etkileyen karmaşık bir durum olduğunu vurgular. Bu nedenle, terapi süreci genellikle cinsel sağlığın ötesine geçer ve hastanın yaşamının diğer alanlarını da ele alır [4].
Sonuç olarak, psikolojik danışmanlık ve terapi, sertleşme sorunlarının tedavisinde bütüncül bir yaklaşımın vazgeçilmez bir parçasıdır. Bu yöntem, hastaların sadece cinsel işlev bozukluğunu değil, aynı zamanda bu durumun yaşamlarının diğer alanlarına olan etkilerini de anlamalarına ve yönetmelerine yardımcı olur. Psikolojik destek, tıbbi tedavilerle birlikte kullanıldığında, sertleşme sorunlarının yönetiminde daha etkili sonuçlar elde edilmesini sağlar. Bu bütünleşik yaklaşım, hastaların ve partnerlerinin daha sağlıklı, tatmin edici ve mutlu bir cinsel yaşam sürdürmelerine olanak tanır.
İlaç Tedavisi
Sertleşme sorunlarının tedavisinde ilaç tedavisi, en yaygın ve etkili yöntemlerden biri olarak öne çıkmaktadır. Bu tedavi yaklaşımı, çeşitli mekanizmalarla penise kan akışını artırarak veya kan akışının sürdürülmesini sağlayarak ereksiyon oluşumunu ve devamını destekler. İlaç tedavisinin temelinde, sertleşme fizyolojisini anlamak ve bu fizyolojik süreçleri destekleyecek farmakolojik ajanları kullanmak yatar. Bu bağlamda, en sık kullanılan ve etkili ilaç grupları fosfodiesteraz tip 5 inhibitörleri (PDE5Is) ve alprostadil gibi prostaglandin E1 analoglarıdır.
Fosfodiesteraz Tip 5 İnhibitörleri (PDE5Is)
Fosfodiesteraz tip 5 inhibitörleri (PDE5Is), sertleşme sorunlarının tedavisinde devrim yaratan ve ilk seçenek olarak kabul edilen ilaç grubudur. Bu ilaçlar, penisteki kan damarlarını genişleterek kan akışını artırır ve böylece ereksiyon oluşumunu ve sürdürülmesini sağlar. PDE5Is’lerin etki mekanizması, nitrik oksit-siklik guanozin monofosfat (NO-cGMP) yolağını hedef alır. Bu yolak, sertleşme sürecinde kritik öneme sahiptir ve PDE5Is’ler, cGMP’nin yıkımını engelleyerek bu yolağın etkinliğini artırır [5].
Günümüzde yaygın olarak kullanılan PDE5Is’ler arasında sildenafil (Viagr*a®), tadalafil (Ciali*s®), vardenafil (Levitr*a®) ve avanafil (Stendr*a®) bulunmaktadır. Bu ilaçların her biri, etki süresi, yan etki profili ve kullanım şekli açısından küçük farklılıklar gösterir. Örneğin:
- Sildenafil ve vardenafil genellikle cinsel aktiviteden 30-60 dakika önce alınırken,
- Tadalafil daha uzun etki süresine sahip olup günlük düşük doz kullanımı da mümkündür.
- Avanafil ise daha hızlı etki başlangıcı ile karakterizedir.
PDE5Is’lerin etkinliği klinik çalışmalarla kanıtlanmıştır ve hastaların büyük çoğunluğunda tatmin edici sonuçlar elde edilmektedir. Ancak, bu ilaçların kullanımında dikkat edilmesi gereken bazı noktalar vardır:
- Nitrat içeren ilaçlarla birlikte kullanımları tehlikeli kan basıncı düşüşlerine neden olabileceğinden kesinlikle kontrendikedir.
- Alfa blokörlerle birlikte kullanımda dikkatli olunmalıdır.
- Yan etkileri genellikle hafif ve geçicidir; baş ağrısı, yüzde kızarma, burun tıkanıklığı ve mide rahatsızlığı en sık görülen yan etkilerdir.
PDE5Is’lerin etkinliğini artırmak ve yan etkilerini minimize etmek için doğru kullanım önemlidir. Hastalar, ilacın optimum etkisi için cinsel uyarının gerekli olduğu konusunda bilgilendirilmelidir. Ayrıca, yüksek yağlı yemeklerden sonra alınan bazı PDE5Is’lerin emilimi ve etkinliği azalabilir. Bu nedenle, hastaların ilaç kullanımı konusunda detaylı bir şekilde bilgilendirilmesi ve düzenli takibi önemlidir.
Alprostadil ve Diğer İlaçlar
Alprostadil, prostaglandin E1’in sentetik bir formudur ve PDE5Is’lere alternatif olarak kullanılan etkili bir ilaçtır. Alprostadil:
- Doğrudan penis içine enjekte edilebilir (intrakavernozal enjeksiyon) veya
- Üretral suppozituar formunda (MUSE – Medicated Urethral System for Erection) kullanılabilir.
Bu ilaç, penisteki kan damarlarını doğrudan genişleterek ve kan akışını artırarak etkisini gösterir. İntrakavernozal enjeksiyon, özellikle PDE5Is’lere yanıt vermeyen hastalarda etkili bir seçenektir. Bu yöntem, ilacın doğrudan etkili olduğu bölgeye uygulanması nedeniyle hızlı ve güçlü bir etki sağlar. Ancak, enjeksiyon tekniğinin öğrenilmesi gerekir ve priapizm (uzun süreli ve ağrılı ereksiyon) riski gibi potansiyel komplikasyonlar konusunda hasta bilgilendirilmelidir.
MUSE, enjeksiyon korkusu olan hastalar için bir alternatif sunar. Üretraya yerleştirilen bir suppozituar formunda olan bu ilaç, daha az invazivdir ancak etkinliği enjeksiyon formuna göre biraz daha düşük olabilir.
Alprostadil dışında, papaverin ve fentolamin gibi diğer vazoaktif ajanlar da sertleşme sorunlarının tedavisinde kullanılabilir. Bu ilaçlar genellikle kombinasyon tedavilerinde yer alır ve özellikle tek başına alprostadile yanıt vermeyen hastalarda etkili olabilir.
İlaç tedavisinin başarısı, doğru tanı ve uygun ilaç seçimine bağlıdır. Her hastanın durumu benzersizdir ve tedavi planı kişiselleştirilmelidir. Örneğin, kardiyovasküler hastalığı olan hastalarda ilaç seçimi ve doz ayarlaması özel dikkat gerektirir. Ayrıca, testosteron eksikliği olan hastalarda, hormon replasman tedavisi ile kombine edilmiş ilaç tedavisi daha etkili olabilir.
İlaç tedavisinin etkinliğini artırmak için yaşam tarzı değişiklikleri de önemlidir. Sigarayı bırakmak, alkol tüketimini azaltmak, düzenli egzersiz yapmak ve sağlıklı bir diyet uygulamak, ilaç tedavisinin etkisini güçlendirebilir ve genel sağlık durumunu iyileştirebilir.
Sonuç olarak, ilaç tedavisi sertleşme sorunlarının yönetiminde önemli bir rol oynar. PDE5Is ve alprostadil gibi ilaçlar, birçok hasta için etkili çözümler sunar. Ancak, bu tedavilerin başarısı için doğru tanı, uygun ilaç seçimi, hasta eğitimi ve düzenli takip şarttır. Ayrıca, ilaç tedavisinin psikolojik danışmanlık ve yaşam tarzı değişiklikleri ile birlikte uygulanması, optimal sonuçlar elde etmek için önemlidir [6].
Penil Enjeksiyon Tedavisi
Penil enjeksiyon tedavisi, sertleşme sorunu olan erkekler için etkili bir tedavi seçeneğidir. Bu yöntemde, penis içine özel bir ilaç enjekte edilir ve bu ilaç penisin kan damarlarını genişleterek sertleşmeyi sağlar. Enjeksiyon için en yaygın kullanılan ilaç alprostadildir. Bu ilaç prostaglandin E1 olarak da bilinir ve doğal olarak vücutta üretilen bir maddedir. Alprostadil tek başına kullanılabileceği gibi papaverin, fentolamin ve atropin gibi diğer ilaçlarla kombine edilerek de uygulanabilir. Penil enjeksiyonlar genellikle haftada 1-3 kez uygulanır ve enjeksiyondan sonra 5-15 dakika içinde sertleşme sağlanır. Sertleşme genellikle 30-60 dakika sürer [1].
Penil enjeksiyon tedavisine başlamadan önce, bir üroloji uzmanı tarafından değerlendirme yapılması önemlidir. Doktor, hastanın genel sağlık durumunu, sertleşme sorununun nedenlerini ve diğer tedavi seçeneklerini değerlendirir. Enjeksiyon tedavisine uygun olduğu belirlenen hastalara, enjeksiyonun nasıl yapılacağı konusunda eğitim verilir. Hastalar, steril teknik kullanarak kendi kendilerine enjeksiyon yapmayı öğrenirler. Enjeksiyonlar genellikle penisin yan tarafına, saat 10 veya 2 yönünde yapılır. İğne penise 90 derecelik bir açıyla batırılır ve ilaç yavaşça enjekte edilir. Enjeksiyondan sonra, iğnenin çıkarıldığı bölgeye birkaç dakika baskı uygulanır [2].
Penil enjeksiyon tedavisinin en yaygın yan etkileri:
- Ağrı
- Morarma
- Fibrozis (sertleşmiş doku oluşumu) gibi minör komplikasyonlardır.
Daha ciddi yan etkiler arasında uzamış ereksiyon (priapizm) ve enfeksiyon yer alır. Bu nedenle, hastaların tedaviye başlamadan önce olası yan etkiler konusunda bilgilendirilmesi ve düzenli olarak takip edilmesi önemlidir. Ayrıca, enjeksiyon tedavisi kan sulandırıcı ilaç kullanan, kanama bozukluğu olan veya peniste anatomik bozukluk bulunan erkeklerde dikkatli kullanılmalıdır.
Penil enjeksiyon tedavisi, diğer tedavilere yanıt vermeyen veya bu tedavileri tolere edemeyen erkekler için etkili bir seçenek olabilir. Özellikle penil protez ameliyatı düşünmeyen veya bu ameliyata uygun olmayan hastalarda tercih edilebilir. Ancak, enjeksiyon tedavisi invaziv bir yöntem olduğundan, hastanın tercihleri ve beklentileri dikkate alınarak karar verilmelidir. Tedaviye başlamadan önce, doktor ile tedavinin yararları, riskleri ve alternatifleri açıkça konuşulmalıdır [1].
Vakum Cihazları
Vakum cihazları, sertleşme sorunu yaşayan erkeklerin kullanabileceği non-invaziv ve etkili bir tedavi seçeneğidir. Bu cihazlar, penisin etrafına yerleştirilen silindir şeklinde bir tüp ve bu tüpe bağlı bir pompa ile çalışır. Pompa aktive edildiğinde, tüp içindeki hava boşaltılır ve penis içine kan akışı artar. Bu da penisin sertleşmesine yardımcı olur. Ardından, penis kökünün etrafına bir halka yerleştirilerek kan akışının geri dönmesi engellenir ve ereksiyon sürdürülür [1].
Vakum cihazları, sertleşme sorununun altında yatan nedene bakılmaksızın çoğu erkekte etkilidir. Özellikle:
- Penil protez ameliyatı istemeyen,
- İlaç tedavisine yanıt alınamayan veya ilaçlara kontrendikasyonu olan hastalarda tercih edilebilir.
- Penil arterler veya sinirler hasar görmüş olsa bile etkili olabilir.
- Diyabet, prostat kanseri tedavisi veya pelvik cerrahi gibi nedenlerle sertleşme sorunu yaşayan erkeklerde de kullanılabilir [2].
Vakum cihazlarının en önemli avantajı, yan etkilerinin az olması ve invaziv olmamasıdır. Ancak, bazı erkekler cihazı kullanmayı zahmetli bulabilir veya halkayı takarken ağrı hissedebilir. Ayrıca, bazı hastalarda penis ucunda soğukluk, morarma veya hissizlik olabilir. Bu yan etkiler genellikle geçicidir ve cihaza alışıldıkça azalır. Vakum cihazları, kanama bozukluğu olan veya kan sulandırıcı ilaç kullanan erkeklerde dikkatli kullanılmalıdır. Ayrıca, eşler arasında cihazın kullanımı konusunda açık iletişim ve işbirliği önemlidir [1].
Vakum cihazları, sertleşmeye yardımcı olmak için cerrahi olmayan bir yöntem sunar. Ancak, spontan ve doğal bir ereksiyon sağlamaz. Bu nedenle, bazı erkekler ve eşleri cihazı tatmin edici bulmayabilir. Ayrıca, vakum cihazıyla elde edilen ereksiyon, doğal ereksiyondan farklı hissedilebilir. Penis daha sert ve daha geniş olabilir, ancak vücut sıcaklığında olmayabilir. Yine de, vakum cihazlarının başarı oranları oldukça yüksektir ve kullanıcıların çoğu cihazdan memnun kaldıklarını bildirmektedir [2].
Vakum cihazlarının etkinliği, kullanım sıklığı ve tekniğine bağlı olarak değişebilir. En iyi sonuçlar, cihazın düzenli ve doğru kullanımı ile elde edilir. Bazı erkekler, cihazı haftada birkaç kez kullanarak spontan ereksiyonlarda iyileşme bildirmiştir. Bu etki, vakum cihazlarının penis dokusunda kan dolaşımını ve oksijenlenmeyi artırmasıyla açıklanabilir. Ancak, vakum cihazlarının uzun vadeli etkileri ve doğal ereksiyonu geri kazanmadaki rolü henüz tam olarak kanıtlanmamıştır [1].
Şok Dalga Tedavisi (ESWT)
Düşük yoğunluklu şok dalga tedavisi (ESWT), son yıllarda sertleşme sorununun tedavisinde giderek daha fazla ilgi gören bir yöntemdir. Bu tedavi, penis dokusuna düşük yoğunluklu akustik şok dalgaları uygulanmasını içerir. Şok dalgaları, hücresel düzeyde mekanik stres oluşturarak çeşitli biyolojik tepkileri tetikler. Bunlar arasında:
- Yeni kan damarlarının oluşumu (anjiyogenez),
- Doku rejenerasyonu,
- Enflamasyon sürecinin düzenlenmesi yer alır [1].
ESWT’nin erektil disfonksiyon tedavisindeki etki mekanizması tam olarak anlaşılmamış olsa da, birkaç hipotez öne sürülmüştür. Tedavinin penis dokusunda mikro travmalar oluşturarak anjiyogenezi tetiklediği ve böylece penis içindeki kan akışını iyileştirdiği düşünülmektedir. Ayrıca, ESWT’nin sinir rejenerasyonu, endotelyal fonksiyon ve düz kas hücreleri üzerindeki olumlu etkileri de erektil fonksiyona katkıda bulunuyor olabilir. Bazı çalışmalar, ESWT sonrası penis dokusunda büyüme faktörü ekspresyonunun arttığını ve bu faktörlerin doku iyileşmesini ve hücresel çoğalmayı uyardığını göstermiştir [2].
ESWT genellikle haftada bir veya iki kez olmak üzere, toplam 6-12 seans şeklinde uygulanır. Her seansta, penis dokusunun farklı bölgelerine 1500-5000 şok dalgası uygulanır. İşlem yaklaşık 20-30 dakika sürer ve lokal anestezi gerektirmez. Tedavi sırasında hafif bir rahatsızlık hissedilebilir, ancak genellikle iyi tolere edilir. Nadir yan etkiler arasında peniste kızarıklık, ödem, morarma veya hassasiyet sayılabilir. Ancak bunlar genellikle birkaç gün içinde kendiliğinden geçer [1].
ESWT’nin etkinliği ile ilgili çalışmalar umut verici sonuçlar ortaya koymuştur. Yapılan randomize kontrollü çalışmaların meta-analizleri, ESWT’nin plaseboya kıyasla erektil fonksiyonda anlamlı iyileşme sağladığını göstermiştir. Tedaviye yanıt oranları çalışmalara göre değişmekle birlikte, hastaların %60-75’inde başarılı sonuçlar bildirilmiştir. ESWT’nin en iyi yanıt verdiği hasta grupları, hafif-orta şiddette vasküler kaynaklı erektil disfonksiyonu olan ve PDE5 inhibitörlerine yanıt alınamayan erkeklerdir [2].
Bununla birlikte, ESWT’nin uzun dönem etkinliği ve tekrarlayan tedavilerin gerekliliği konusunda hala belirsizlikler vardır. Bazı hastalarda tedavi sonrası elde edilen iyileşmenin zamanla azaldığı ve 6-12 ay içinde tekrar tedaviye ihtiyaç duyulabildiği gözlenmiştir. Bu durum, ESWT’nin erektil disfonksiyonun altında yatan patolojileri tam olarak ortadan kaldırmadığını, ancak belirtileri geçici olarak iyileştirdiğini düşündürmektedir. Ayrıca, optimal tedavi protokolü, hasta seçimi ve tedavi parametreleri konusunda da hala fikir birliği yoktur [1].
Sonuç olarak, ESWT erektil disfonksiyon tedavisinde umut vadeden ve minimal invaziv bir seçenek olarak karşımıza çıkmaktadır. Özellikle diğer tedavilere yanıt alınamayan veya bu tedavileri tolere edemeyen hastalarda denenebilir. Ancak, tedavinin uzun dönem etkinliği ve güvenliği konusunda daha fazla araştırmaya ihtiyaç vardır. ESWT, erektil disfonksiyonun altında yatan nedenlere göre kişiselleştirilmiş bir yaklaşımla ve diğer tedavi seçenekleriyle kombine edilerek kullanıldığında en iyi sonuçları verebilir [2].
Penil Protezler ile Sertleşme Sorunu Tedavisi
Penil protezler, sertleşme sorunu (erektil disfonksiyon) tedavisinde kullanılan ileri bir cerrahi yöntemdir. Bu tedavi seçeneği, genellikle diğer konservatif tedavi yöntemlerinin başarısız olduğu veya uygulanamadığı durumlarda tercih edilir. Penil protezler, penisin içine cerrahi olarak yerleştirilen ve sertleşmeyi sağlayan sofistike tıbbi cihazlardır. Bu cihazlar, doğal sertleşme mekanizmasını taklit ederek, cinsel ilişki için yeterli sertliği sağlar ve erektil disfonksiyon sorunu yaşayan erkeklere cinsel hayatlarını geri kazanma şansı verir.
Sertleşme sorunu, erkeklerin cinsel sağlığını ve genel yaşam kalitesini derinden etkileyen yaygın bir sağlık problemidir. Bu sorun, çeşitli fiziksel ve psikolojik faktörlerden kaynaklanabilir. Diyabet, kalp hastalıkları, yüksek tansiyon, hormonal bozukluklar, sinir sistemi hasarları ve prostat ameliyatları gibi fiziksel durumlar sertleşme sorununa yol açabilir. Bunun yanı sıra, stres, anksiyete ve depresyon gibi psikolojik faktörler de erektil disfonksiyona neden olabilir. Penil protezler, bu faktörlerin neden olduğu sertleşme sorunlarını çözmek için etkili ve kalıcı bir seçenek sunar.
Penil Protez Nedir?
Penil protezler, penisin içine cerrahi olarak yerleştirilen ve sertleşmeyi sağlayan tıbbi cihazlardır. Bu protezler, erektil disfonksiyon yaşayan erkeklerin cinsel ilişki için gerekli olan sertliği elde etmelerini sağlar. Penil protezler, genellikle diğer tedavi yöntemlerinin başarısız olduğu durumlarda tercih edilen kalıcı ve etkili bir çözüm sunar.
Penil Protezlerin Türleri
Penil protezler, genellikle iki ana kategoriye ayrılır: bükülebilir (semi-rigid) protezler ve şişirilebilir (inflatable) protezler. Bükülebilir protezler, sürekli sert bir durumda olan ve manuel olarak bükülebilen protezlerdir. Şişirilebilir protezler ise, kullanıcının ihtiyaç duyduğunda şişirip boşaltabileceği hidrolik sistemlere sahip protezlerdir. Bu türler arasında seçim yapılırken hastanın ihtiyaçları ve beklentileri göz önünde bulundurulur.
Penil Protez Ameliyatı Nasıl Yapılır?
Penil protez ameliyatı, üroloji alanında uzmanlaşmış cerrahlar tarafından gerçekleştirilen karmaşık bir prosedürdür. Ameliyat öncesinde, hastanın detaylı bir tıbbi değerlendirmesi yapılır ve en uygun protez tipi belirlenir. Bu değerlendirme sürecinde, hastanın genel sağlık durumu, erektil disfonksiyonun nedenleri, daha önce uygulanan tedaviler ve hastanın beklentileri dikkate alınır. Ameliyat genellikle genel anestezi altında yapılır ve yaklaşık 1-2 saat sürer. Cerrahi işlem sırasında, penisin süngerimsi dokusuna (korpus kavernozum) bir veya iki silindir yerleştirilir. Bu silindirler, penil protezin temel bileşenlerini oluşturur ve sertleşmeyi sağlar.
Penil Protezlerin Avantajları ve Dezavantajları
Avantajlar
Penil protezlerin en önemli avantajı, erektil disfonksiyon tedavisinde kalıcı ve etkili bir çözüm sunmasıdır. Protezler, doğal sertleşme mekanizmasını taklit ederek cinsel ilişki için gerekli olan sertliği sağlar. Kullanıcılar, cinsel aktivite sırasında tam kontrol elde eder ve cinsel ilişkinin süresini belirleme özgürlüğü kazanır. Ayrıca, penil protezler kullanıcılarının özgüvenini artırır ve ilişkilerini olumlu yönde etkiler. Tedavi sonrası hastaların büyük çoğunluğu cinsel hayatlarından memnun kalır. Protezler uzun ömürlüdür ve düzenli kontroller ve uygun bakım ile 10-15 yıl boyunca sorunsuz bir şekilde kullanılabilir.
Dezavantajlar
Her cerrahi müdahalede olduğu gibi, penil protez ameliyatının da bazı riskleri ve potansiyel komplikasyonları vardır. Enfeksiyon, en ciddi komplikasyonlardan biridir ve protezin çıkarılmasını gerektirebilir. Ancak, modern cerrahi teknikler, steril ameliyathane koşulları ve antibiyotik kaplı protezlerin kullanımı sayesinde enfeksiyon riski önemli ölçüde azalmıştır. Günümüzde, penil protez ameliyatlarında enfeksiyon oranı %1-2 civarındadır. Diğer potansiyel riskler arasında mekanik arıza, ağrı ve protezin yer değiştirmesi sayılabilir. Bu riskler, deneyimli bir cerrah tarafından gerçekleştirilen ameliyat ve uygun hasta seçimi ile minimize edilebilir. Ameliyat süreci ve maliyeti de göz önünde bulundurulması gereken diğer dezavantajlardır. Penil protezler maliyetli olabilir ve sigorta kapsamına girmeyebilir.
Penil protez tedavisi, erektil disfonksiyon yaşayan erkekler için etkili ve güvenilir bir seçenektir. Bu tedavi yöntemi, hastaların cinsel sağlığını ve genel yaşam kalitesini önemli ölçüde iyileştirir. Ancak, penil protez ameliyatı kararı verilmeden önce, diğer tedavi seçenekleri de dikkatlice değerlendirilmeli ve hasta ile detaylı bir şekilde tartışılmalıdır. Doğru hasta seçimi, deneyimli bir cerrah ve uygun ameliyat sonrası bakım ile penil protez tedavisi, sertleşme sorunu yaşayan erkekler için umut verici bir çözüm sunmaktadır.
Hangi Durumlarda Penil Protez Tercih Edilmelidir?
Penil protezler, sertleşme sorunu tedavisinde genellikle son basamak olarak düşünülür. Oral ilaçlar, enjeksiyonlar ve vakum cihazları gibi daha az invaziv tedavi seçenekleri yeterli yanıt vermediğinde veya bu tedavilerin yan etkileri hastalar tarafından tolere edilemediğinde penil protez implantasyonu düşünülmelidir. Ayrıca bazı özel durumlarda da penil protez tercih edilebilir:
- Priapizm (uzamış, ağrılı ereksiyon) sonrası gelişen erektil disfonksiyon
- Peyronie hastalığı (penis eğriliği) ile birlikte olan şiddetli erektil disfonksiyon
- Radikal prostatektomi gibi pelvik cerrahi sonrası gelişen sertleşme sorunu
- Spinal kord yaralanması, diyabet veya vasküler hastalık sonucu gelişen tedaviye dirençli olgular
Penil protezin en uygun tedavi seçeneği olup olmadığı, hastanın genel sağlık durumu, beklentileri ve tercihlerine göre değişir. Uzman bir ürolog ile yapılacak detaylı değerlendirme sonucunda, hastaya en uygun tedavi yöntemi belirlenebilir.
Penil Protez Kullanımı Sonrası Yaşam
Penil protez implantasyonu sonrası, protezin doğru kullanımı ve bakımı son derece önemlidir. Operasyondan sonra 4-6 hafta cinsel ilişkiye girilmemeli ve iyileşme süreci dikkatle takip edilmelidir.
- Penil protez, doğal bir ereksiyona çok yakın sertlik ve görünüm sağlar.
- Protezin varlığı, penis hassasiyetini veya orgazm yeteneğini etkilemez.
- Hasta, cinsel ilişkiye protezi kullanarak girebilir ve memnun edici sonuçlar elde edebilir.
- Protez kullanımı, hastanın özgüvenini ve yaşam kalitesini büyük ölçüde artırır.
- Uzun süreli takiplerde, hastaların ve partnerlerinin memnuniyet oranları oldukça yüksektir.
Bununla birlikte, penil protez sonrası da düzenli ürolojik takip önemlidir. Olası mekanik sorunların veya enfeksiyon bulgularının erken dönemde tespit edilmesi gerekir.
Penil protez, sertleşme sorunu yaşayan ve diğer tedavilerden fayda görmeyen hastalar için umut verici bir seçenektir. Doğru hasta seçimi, deneyimli cerrahlar tarafından yapılan başarılı operasyonlar ve düzenli takip ile yüz güldürücü sonuçlar elde edilebilir.
Sertleşme Sorunları ile Yaşam
Sertleşme sorunları (erektil disfonksiyon), erkeklerin cinsel yaşamlarını ve genel iyilik hallerini önemli ölçüde etkileyen bir durumdur. Fiziksel sağlığın yanı sıra, psikolojik durumu ve partner ilişkilerini de olumsuz etkileyebilir. Ancak doğru tedavi yaklaşımları ve sağlıklı iletişim ile bu sorunların üstesinden gelinebilir.
Sertleşme Sorunlarının Psikolojik Etkileri
Sertleşme sorunu yaşayan erkeklerde sıklıkla özgüven kaybı, performans anksiyetesi, stres ve depresyon gibi psikolojik sorunlar görülür. Cinsel isteksizlik, utanç hissi ve suçluluk duygusu da eşlik edebilir. Erkeksilik algısıyla yakından ilişkili olan cinsel performans kaygısı, sertleşme sorunlarını daha da kötüleştirebilir. Bu kısır döngüyü kırmak için profesyonel psikolojik destek alınması faydalı olabilir. Erektil disfonksiyonun yaygın bir sorun olduğunun anlaşılması bile erkeklere yalnız olmadıklarını hissettirerek psikolojik yükü azaltabilir.
Partner İlişkileri ve Sertleşme Sorunları
Sertleşme sorunları, sadece erkeği değil partneri de yakından etkiler. Çiftler arasında iletişim sorunları, duygusal ve fiziksel yakınlığın azalması görülebilir. Erkek kendini yetersiz hissedip partneriyle cinsel ilişkiden kaçınabilirken, partneri de çekiciliğini yitirdiğini veya sevilmediğini düşünebilir. Bu durumu aşmak için çiftler arasında açık iletişim çok önemlidir. Sorunun tıbbi boyutunun anlaşılması, suçluluk duygularının azaltılması ve farklı cinsel yakınlık yollarının keşfedilmesi ilişkiyi güçlendirir. Gerekirse cinsel terapilerden destek alınması da düşünülebilir.
Sertleşme Sorunu Olan Erkekler İçin Yaşam Kalitesini Artırma Yöntemleri
Sertleşme sorunları olan erkeklerin yaşam kalitelerini artırmak için bütüncül bir yaklaşım gerekir. Bunun için:
- Düzenli doktor kontrolü ve uygun tedavi yöntemlerinin belirlenmesi
- Sağlıklı yaşam tarzı değişiklikleri (sigarayı bırakma, düzenli egzersiz, kilo kontrolü, stresi azaltma vb.)
- Partneriyle açık iletişim ve duygusal paylaşım
- Gerektiğinde psikolojik veya cinsel terapi desteği
- Alternatif cinsel aktiviteler ve yakınlık yollarının keşfi
- Sosyal aktivitelerde bulunmak, kendine zaman ayırmak
- Destek gruplarına katılım gibi adımlar atılabilir.
Erektil disfonksiyon, erkeklerin sessiz kaldığı utanç verici bir durum olarak algılanmamalıdır. Tıbbi olarak çok iyi bilinen, sık görülen ve tedavi edilebilen bir sorundur. Erkekler kendilerine yardım aramaktan çekinmemeli, yaşam kalitelerini iyileştirmek için gerekli adımları cesaretle atmalıdırlar.
Penil Protez ile Sertleşme Sorunlarının Üstesinden Gelmek
Sertleşme sorunlarının kalıcı bir çözümü olarak penil protezler, cerrahi müdahale ile penise yerleştirilen tıbbi cihazlardır. Bu protezler, doğal görünümlü ve hisli bir ereksiyon sağlayarak erkeklerin cinsel yaşamlarını büyük ölçüde iyileştirir. Penil protezler, diğer tedavi yöntemlerinden sonuç alamayan veya daha kalıcı bir çözüm arayan erkekler için ideal bir seçenektir. Penil protezlerin avantajları arasında yüksek hasta memnuniyeti, düşük komplikasyon riski ve hızlı iyileşme süreci bulunur.
Penil protez tedavisi hakkında daha fazla bilgi almak ve size en uygun tedavi seçeneğini belirlemek için “Bilgi İstek Formu“nu doldurarak bizimle iletişime geçebilirsiniz. Penil protezler, önemli bir kısmı Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) tarafından kapsanmaktadır. SGK’nın ödeme şartları ve mutluluk çubuğu tedavisi hakkında daha detaylı bilgi almak için sitemiz üzerinden “Bilgi İsteme Formu” vasıtası ile bizimle iletişime geçebilirsiniz. Uzmanlarımız, sertleşme sorunlarınız ve penil protez tedavisi konusunda sizlere en doğru bilgileri sunarak, sağlıklı bir cinsel yaşam sürdürmenize yardımcı olacaktır. Sertleşme sorunları ile ilgili tüm sorularınıza yanıt bulmak ve profesyonel destek almak için bugün bize ulaşın.
Bu yazı/sayfa, Üroloji Uzmanı tarafından derlenmiş, incelenmiş ve onaylanmıştır. Bu yazı içeriğinin doğruluğunu ve güvenilirliğini garanti etmektedir. Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır. Tanı ve tedavi için mutlaka doktorunuza başvurunuz.
Referanslar:
“EAU Guidelines. Edn. presented at the EAU Annual Congress Amsterdam 2023.” European Association of Urology, 2023, https://patients.uroweb.org/other-diseases/erectile-dysfunction/
UROWEB EAU Hasta Bilgilendirme Web Sitesi 2024
[0] https://patients.uroweb.org/other-diseases/erectile-dysfunction/
[1] https://www.urology.org/urology-a-z/e/erectile-dysfunction
[2] https://www.ncbi.nlm.nih.gov/pmc/articles/PMC5027992/
[3] https://www.ncbi.nlm.nih.gov/pmc/articles/PMC5960035/
[4] https://www.mayoclinic.org/diseases-conditions/erectile-dysfunction/diagnosis-treatment/drc-20355782
[5] https://www.ncbi.nlm.nih.gov/pmc/articles/PMC5443004/
[6] https://www.mayoclinic.org/diseases-conditions/erectile-dysfunction/diagnosis-treatment/drc-20355782
[1] https://www.ncbi.nlm.nih.gov/pmc/articles/PMC7000734/
[2] https://www.uhbp.net/en/patient-information/treatments/20020711003600/Shockwave-Therapy-for-Erectile-Dysfunction.html
Neden Rigicon® Penil Protezleri
- SGK Anlaşmalı
-
Ömür Boyu Garanti
-
Uluslararası FDA ve CE Onaylı
- Türkiye’nin Her Yerinde
- 32 Yıllık Tecrübe
- Anotominize Uygun Çözümler
- Penil Protez Danışmanlığı
- Yüz Yüze İletişim
- Bölge Ofisleri
- Tecrübeli Hasta Yönetim Uzmanları
- Yüksek Deneyimli Penil Protez Cerrahları
*Rigi10 FDA ve CE onaylıdır. Infla10 ürünleri CE onaylıdır.
Andromed olarak, Rigicon’un üroloji alanında sunduğu yenilikçi ve kapsamlı ürün gamını Türkiye’de hastalarımızın hizmetine sunmanın gururunu yaşıyoruz.
Rigicon’un geliştirdiği üstün teknolojiye sahip çözümleri, özellikle erektil disfonksiyon ve inkontinans tedavilerinde yeni ufuklar açıyor ve hastalarımızın yaşam kalitesini önemli ölçüde iyileştiriyor.
Hastalarımızın ve sağlık profesyonellerinin ihtiyaçlarına cevap veren Rigicon ürünleri, Andromed aracılığıyla Türkiye’deki hastalarımıza ulaşarak, tedavi süreçlerini daha etkin ve konforlu hale getiriyor. Bu iş birliği, üroloji tedavilerinde yenilikçi yaklaşımları herkes için erişilebilir kılarak, Andromed’in sağlık sektöründeki etkisini daha da güçlendiriyor.
Rigicon Medikal A.Ş. çatısı altında, hastalarımızın ihtiyaçlarını merkeze alan, yenilikçi ve ileri görüşlü yaklaşımlarımızla sektöre katkı sağlamaya devam edeceğiz.
Protezlerin önemli bir kısmı Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) tarafından kapsanmaktadır. SGK’ın ödeme şartları ve protezler hakkında daha detaylı bilgi almak için sitemiz üzerinden “Bilgi İsteme Formu” vasıtası ile bizimle iletişime geçebilirsiniz. Tüm telefon görüşmeleri Kişisel Verilerin Korunması Kanunu (KVKK ) gereğince kaydedilmemektedir ve saklanmamaktadır.